STAJ

Tebrikler Cenk  Bey nurtopu gibi bir stajeriniz oldu!
Ta-ta ben geldim. Ofisten merhabalar. Ekşi kahveler ile dolu staj günlerime hepiniz hoş geldiniz. Aslında maksadım stajımı özetleyen bir yazı yazmak değildi. Yakın zamanda bir masal bloğu açtıydım, oraya ilk masalımı yazacaktım ama hayat işte. İlham olmayınca zor. E şu an deli gibi Taht Oyunları okuduğumu düşünürsek masal yazamamam da çok normal bence. Neyden ilham alayım yani üstat o kadar güzel anlatmış ki fantastik bir tarihle yoğurduğu dünyanın çirkinliğini, umut aşılayacak yüzün kalmıyor. Neyse canım ne diyordum staj... Yani ne desem bilemedim katiyen hiç bir şey yapmadığım fakat şahsıma münhasır bir masaya sahip olduğum, sabah erken kalkmalı acı kahveli bi şey işte.

İlk günüm tam olarak şöyle geçti, ofise geldim masama oturdum ve ofis dedikodularını stokladım.
Ee ne demişler Migros size iyi gelecek. Bu arada stajım Migros Doğu Akdeniz ve Güneydoğu bölge direktörlüğünde yatırım departmanında. Her gün yeni bir mağaza açıp kapatıyoruz bir telefonla çok eğlenceli bir şey. Arsa sahibi yatırım yapılacak yerle ilgili arıza çıkardı mı gör sen bir de ofiste şenlik var demektir! Yatırım müdürümüze bazen o kadar üzülüyorum ki adam saçma sapan insanlarla, olaylarla uğraşmaktan havale geçirecek bir gün. Her neyse işte ofiste ilk günümde böyle havaleler ayılmalar bayılmalar ile geçiyordu ki içeriye çok hoş bir hanım girdi. Müdürümle bir anda derin bir araba muhabbetine girdiler. Hanım dertli tabii evladı gibi sevdiği bilmem ne model ultra lüx aracını taze satmış, yeni bir araç bakıyor. Gözüne birini kestirmiş bugün alacak yani kaçarı yok! Araba seksen üç bin beş yüz tele. Kadın ağzını açıyor seksenüçbinbeşyüz kapatıyor seksenüçbinbeşyüz. Çok ucuzmuş öyle diyor bir de... Her neyse bu hanımın adı bende seksenüçbinbeş yüz kaldı işte.
Ardından ofisin en çok çalışan elemanı ile tanışma fırsatım oldu çok şükür. Kendisinden gerçekten çok şey öğrendim. Kendileri aşağıda.

TANIŞTIRAYIM FOTOKOPİ MAKİNEMİZ KARINCA BEY!


Yaa öyle işte bakalım kaos adına bir şey yaşamış mıyım?
Şu ana kadar en gerici olay nasıl işe alındığını taahhüt edemediğim bir hanımefendiyle. En çok çalışan elemanımızı hor kullanırken yakaladım kadını. Adeta e-posta ile çıktı almayı bilmiyor bakışları ile canım karıncamı taciz ediyordu. Müdürüm de bana döküman gönderdim onları al dedi. Tam o sırada kör cahil hanım muhtemelen zihin gücü ile çıktı almayı başardığını sandı ama elinde benim dökümanlarım vardı. Kadına bunu anlatamadım!! Müdürüm müdahale etti tabii Sıla yapsın isterseniz diye. Çingene bana çemkiriyordu müdüre boynu kıldan ince tabii... YALAK!!!

Kaos entrika ve eğlence dolu ofisimden bu kadar. Ah Sophie Kinsella ah tüm o ofis hikayeleri yalanmış ah.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kim Bu Kerem Yahu?

Savaş Satış

Kerem Özdoğan Konulu Teşekkür